Minimalist heykel sanatı, sadelik ve yalınlığı ön plana çıkararak sanatçının karmaşık anlatımlardan kaçındığı, sade formlar ve çizgilerle güçlü mesajlar verdiği bir tarz olarak bilinir. 20. yüzyılın ortalarında ortaya çıkan bu akım, izleyicinin dikkatini şekil, malzeme ve boşluk arasındaki ilişkiye çekmeyi amaçlar. Minimalist heykeller, genellikle geometrik formlardan ve endüstriyel malzemelerden oluşur. Sanatçılar, heykelin fiziksel özellikleriyle izleyicinin duygusal bir bağ kurmasını sağlamaya çalışır. Birçok minimalist heykel, heykelin bulunduğu mekânla birlikte algılanarak, sanatı çevreyle bütünleştirir ve izleyicinin kendi yorumunu katmasını teşvik eder. Minimalizm, "az çoktur" felsefesiyle çağdaş sanatta önemli bir yer edinmiştir.